Bugünün filmi bir dolandırıcılık belgeseli... 2017 yılında Bahamalar'daki bir adada festival düzenlemek üzere etrafında insanları toplayan Billy McFarland'ın aslında palavracı, hatta dolandırıcı biri olduğunun anlaşılmasını anlatan "Fyre" adlı belgesel parıltılı dünyanın gerisinde ne gibi boşluklar olduğunu gözler önüne seriyor.
|
Ja Rule ve Billy McFarland festivali tanıtırken |
Rusya'da pistte park halinde duran bir özel uçak var (mış). Bu uçak hiç havalanmıyor ama insanların gelip içinde fotoğraf çekmeleri için üç saatliğine kiralanabiliyor. Yani o uçağı kullanmıyorlar, o hayatı gerçekte hiç yaşamıyorlar ama sanki yaşıyormuş gibi fotoğraf çektirip sosyal medyada paylaşıyorlar. "Fyre" belgeselinden öğrendiğim bu ilginç bilgi, üzerine ciddi ciddi tez yazılabilecek bir toplumsal durumu işaret ediyor aslında. Onun da ötesinde, belgeselin anlattığı Fyre Festivali Fiyaskosu (ya da Sahtekarlığı) da kapitalizmin insanları nasıl manipüle ettiğinin, sosyal medyanın kötü niyetli (ya da düpedüz salak) bir takım girişimci ve influencerların elinde ne kadar tahrip edici olabileceğinin de bir manzarasını sunuyor.
|
Festival alanında kalacak çadır arayan festivalciler |
Yanına ünlü hip-hop müzisyeni Ja Rule'u da alan Billy McFarland bir müzik festivali düzenlemek için kolları sıvadığında ve dünyaca ünlü mankenlerin yer aldığı bir de tanıtım videosu çekip sosyal medyaya yüklediğinde kimse durumdan şüphe edecek verilere sahip değildi. Şüpheci ve alaycı birkaç kişinin söylediklerine de kulak tıkanınca adım adım bir felakete yüründü ve sayıları binleri bulan festivalciler Bahamalar'daki bir adada mahsur kalıp perişan oldular, festival için çalışan insanlar paralarını alamayıp mağdur konuma düştüler... davalar açıldı, cezalar verildi ama yine de Billy Mcfarland'ın başka yollar bularak insanları dolandırılmasının önüne geçilemedi. Bizde 140 Journos ekibinin hazırladığı "Parayı Vuranlar" belgesel serisinin bir bölümünde de anlatılan Jet Fadıl hadisesinin bir benzeri adeta. Önemli bir farkla; Jet Fadıl'ın dolandırıp paralarını aldığı insanlar genellikle dar gelirli, hatta neredeyse fakir kesimdendi ama burada Fyre sahtekarlığından darbe yiyenler (çalışanların büyük kısmı hariç) genelde üst sınıftan. Conan O'Brien'ın programında konuyla ilgili yorum yapan bir komedyenin sözleri meseleyi çok da güzel özetliyor aslında: "Eğer Blink 182'yi izlemek için binlerce dolar verip bir adaya gidebiliyorsan söyeleyecek bir şey yok, bu Darwinizmin ta kendisi bence."
|
Festivalin ipini çeken Twit... Ne vaat edilmişti ne verildi... |
Yönetmenliğini Chris Smith'in ("Jim & Andy: The Great Beyond" adlı filmin de yönetmeniydi kendisi) üstlendiği Netflix yapımı belgesel, belki işin sosyolojik kısmını biraz es geçiyor ama anlayan gözlere, dinleyen kulaklara zamanımızın ruhu üzerine çok şey söylüyor.
Filmi Notu: 7/10
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder