27.09.2010

En "Bal"lı yıl



Nasıl ama, ben de gazeteler gibi kelime oyunlu manşet attım.. Şaka bir yana hakikaten 2010 Bal'ın yılı oldu. Önce ayılar bal sever misali, Berlin'de Altın Ayı ödülünü aldı Semih Kaplanoğlu'nun filmi, şimdi de Altın Koza'yı. Arada Oscar'a da aday adayı oldu. Daha ne olsun? Gerçi Altın Ayı almış bir filmin başka yarışmalara girmesi benibiraz rahatsız etmedi değil, ama yönetmeni ( hem de yapımcı kendisi ) takdiridir. Tabii Altın Koza'yı alınca yönetmelik gereği Altın Portakal'a girmemesi gerekir, ki yanılmıyorsam yarışmadan çekildi Bal. Bu arada Atilla Dorsay'ın Oscar seçimi konusunda bazı itirazları var ki, dikkate değer. Dorsay hem jürideki isimleri tartışmaya açmış, hem de adaylık için belirlenen film sayısının sadece 8 olmasını. Bu sayı bir yıllık sinema üretimimizin sadece % 10'unu karşılıyor gerçekten de. Ama Dorsay buradan hareketle aslında Oscar seçimlerindeki ilkesizlikten dem vuruyor ve bunun acilen düzeltilmesi gerektiğini söylüyor. Dorsay'ın yazısını merak edenler buraya başvurabilirler.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder