Bugün Cuma malum. Vizyonun yenilendiği gün. Bu hafta hemen herkesin beğenisine hitap edecek bir film bulabileceği bir vizyon programı var. Toplam 7 film giriyor gösterime ve bunlardan biri de Cannes'ın açılışını yapan Robin Hood. İzleyicinin aslan payını büyük bir ihtimalle Robin Hood toplayacak elbette. Uzun uzun anlatmayı bile gerekli görmüyorum doğrusu, giden gitsin kalan filmler bizimdir. Kalanlar arasında da çok ilginç birkaç yapım var doğrusu. Bunlardan biri Türk sinemasının efsane filmlerinden Selvi Boylum Al Yazmalım. Restore edilmiş versiyonuyla 32 yıl sonra yeniden vizyona giren filmi izlememiş olan yeni kuşaklar kesinlikle kaçırmamalı. Daha önce izleyenler de bu fırsatı değerlendirsinler bence.
Kaçırılmaması gereken bir diğer film de Ken Loach'un futbol, dostluk, işçi sınıfı gibi temalar etrafında ördüğü Looking For Eric ( Hayata Çalım At ) adlı filmi. Eric Cantona'nın da oynadığı filmin asıl kahramanı The Fall grubunun eski basisti olarak tanına Steve Evets. Evets değme oyuncuya taş çıkarttığı performansında her nüansı hakkıyla değerlendirmiş ve nefis bir portre çıkarmış. Filmin sonunda kendinizi çok iyi hissedeceksiniz, inanın.
İran'da hala uygulanan recm cezasının konu edildiği Soraya'yı Taşlamak ise gerçek bir olaydan hareketle çekilmiş. Filmi izlemedim ama son derece sarsıcı sahneleri olduğunu duydum. Neden izlemeli diye soranlara ise şunu söyleyebilirim ancak; dünyanın çok da uzak olmayan bir köşesinde, kadınlar hala taşlanarak öldürülüyor, farkında mısınız? Olsanız da olmasanız da, böylesi bir vahşetin ne demek olduğunu tam olarak anlamanıza imkan yok. Ama belki bu filmi izleyince dünyaya ve dinlere olan bakış açınız biraz değişir.
Bir de Pavel Chukray'ın soğuk savaş draması Vera'nın Şoförü var ki, bana ilgiye değebilirmiş gibi göründü doğrusu. Çeşitli ödüller de almış olan filmin yönetmeni Chukray daha önce Hırsız adlı filmiyle gönülleri fethetmişti, hatırlarsanız.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder