Bu soru herkes için çok anlamlı olmayabilir ama
Michael Mann'a benim kadar önem atfeden biriyseniz durum değişir elbette. İşin doğrusu Manhunter, Heat, The Insider, Collateral ve Public Enemies gibi filmlerini diğer filmlerinden daha çok severim ve her yaptığını izlemeye gayret ederim ama tüm filmlerini de kayıtsız şartsız kalbime yazarım diyemem. Bu köşenin takipçileri iyi hatırlayacaktır, Mann yakın gelecekte HBO için çektiği Luck adlı diziyle izleyicisiyle buluşacak. Bir sonraki sinema filmiyse henüz netlik kazanmadı ama birkaç aday proje var bildiğim kadarıyla. Dünyaca ünlü savaş fotoğrafçısı Robert Capa'nın biyografisi Waiting For Robert Capa bu projelerden biri örneğin. Bir diğer muhtemel projeyse Go Like Hell adını taşıyor ve 1966 LeMans yarışını konu ediniyor. Bu yarış Ford ve Ferrari markalarının amansız rekabetinde bir dönüm noktası teşkil ediyor. Ford'un Ferrari'yi ilk kez geçtiği 1966 yarışı bir hayli heyecanlı geçebilir sanki. Keşke Steve McQueen hayatta, hatta 30'lu yaşlarında olsaydı. Hayal işte. Onun yokluğunda, hemen her role olduğu gibi bu filmin başrolüne de Brad Pitt'i yakıştırmış durumda Amerikan basını ama son karar ne olur bilemem tabii. Ayrıca Big Tuna, Gold ve Agincourt adlı üç proje daha var Mann'ın takviminde. Bakalım ilk hangisiyle başlayacak?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder