30 yıl önce bugün, kafasında neler döndüğünü hala bilmediğimiz bir adamın kurşunlarına hedef oldu John Lennon. New York'taki evinin kapısında öldürüldü. Bugün 8 Aralık. Tam 30 yıl oldu. John Lennon tam 30 yıldır bu dünyada neler olup bittiğini bilmiyor, görmüyor ve daha da önemlisi tek bir yorum yapmıyor. O öldü, hayatını kaybetti, bizse galiba çok daha fazlasını.
Julian Assange'a en büyük desteği o çıkardı eminim. Sahi, nerede Bono ve diğerleri? Dünya liderlerinin sıkı fıkı ahbapı olmak bazı şeyleri dillendirmeye izin vermiyor anlaşılan. Herneyse, Bono'nun adıyla Lennon'ın hatırasına saygısızlık etmeyelim. Demem o ki, hep şunu düşünmüşümdür, kendimi az çok bildim bileli, "Lennon yaşasa ne derdi acaba?". Bu soru o kadar çok olayda, o kadar çok kere geçmiştir ki aklımdan. Berlin Duvarı yıkıldığında, 11 Eylül'de, Bush'un her saçmalığında, Obama "Yes we can" dediğinde, vesaire vesaire. Velhasıl, son derece mühim bir muhalifi, gerçek bir barış gönüllüsünü, hepimizin kerteriz alması gereken bir deniz fenerini yitirdik 8 Aralık 1980'de. Yeri de dolmayacak gibi görünüyor.
John Lennon hakkında çekilmiş bir sürü kurgu ve belgesel film var elbette. Bunların bazılarını özellikle tavsiye etmek isterim. Kronolojik sırayla başlamak gerekirse, elbette ilk önerim Imagine olur. 1988 tarihli Imagine ( ya da Imagine: John Lennon ) yanlış hatırlamıyorsam sinemalarda da oynamış ve ben o zaman 2 kez falan izlemiştim. John Lennon'ın hayatını anlatmıyordu ama John Lennon'ın hayatından sahnelerle onun düşünce dünyasına ışık tutuyordu. Çok da güzel bir soundtrack'i vardır. Lennon'ın solo çalışmalrına aşina olmayanlar için iyi bir başlangıç sayılır.
1994 tarihli Backbeat doğrudan John Lennon üzerine değil ama The Beatles'ın ilk zamanlarına dair bir filmdir ve fena değildir. Film daha çok The Beatles'ın çok genç yaşta hayata veda eden üyesi Stuart Sutcliffe'in hikayesi üzerine kurgulanmıştır. Filmde Sutcliffe'i Stephen Dorff, John Lennon'ı ise Ian Hart canlandırmıştır.
2006 tarihli belgesel The US vs John Lennon şahsen çok beğendiğim bir belgesel. Lennon'ın muhalif ve aktivist yönü üzerinde duran film ABD hükümetinin Lennon'a karşı takındığı düşmanca tavrı da gözler önüne seriyor. Filmi izlediğinizde Lennon'ın devrimciliği üzerinde eni konu bir fikir sahibi oluyor ve ölümünün ardında gerçekten bir çapanoğlu olduğu konusunda ikna oluyorsunuz.
Bir başka film de Sam Taylor-Wood imzalı Nowhere Boy. John Lennon'ın The Beatles öncesi gençlik yıllarından başlayan film bir genç adam olarak sanatçının portresini sunuyor. Lennon'ın annesiyle olan ( ya da aslında olmayan ) ilişkisi üzerine odaklanan filmde The Beatles'ın da temellerinin nasıl atıldığına şahit oluyoruz. Filmde John Lennon'ı canlandıran Aaron Johnson olağanüstü olmasa da iyi bir performans sergiliyor bence.
Henüz izleme fırsatı bulamadığım ama çok merak ettiğim Lennon Naked ise John Lennon hakkında çekilmiş en son film yanılmıyorsam. Filmin başrolünde Christopher Eccleston var. Dediğim gibi filmi izlemedim ama Eccleston'ı oyuncu olarak tutarım ve sırf onun için bile izlemeye değer olduğunu düşünüyorum doğrusu. Tüm bu saydığım filmler ( belgesel ve kurgu ) John Lennon'ı bir puzzle gibi bütünleyen yapımlar ve onun hakkında bir hayli fikir sahibi olmanıza yarayacak bence.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder