Ve anladığım, gördüğüm kadarıyla da haksız değiller. Bir kere Altın Koza'da Filistin Sineması diye bir bölüm olacağını ve bu konuda bir de açıkoturum yapılacağını öğrendim ki tam da günümüz konjonktürüyle birebir denk düşüyor. Ayrıca "festival eğlence değildir" diyorlar ( bunu tartışırız elbette, eğlencesiz festival bence olmaz ya ) ve bunda da büyük ölçüde haklılar, sanatsal bir eylem söz konusu ne de olsa. Ama şunu da unutmamak lazım, 1968 olayları sırasında da Cannes Film Festivali iptal edilmişti. Tabii burada asıl mesele şu galiba, Altın Koza'yı belediye iptal etti ve sanatçılara herhangi bir söz hakkı bile tanımadı. Sinemacılar ortak bir deklarasyonla iptal ettiğini açıklasa daha farklı bakılabilirdi belki ama belediyenin böyle bir insiyatif kullanması akıllara başka şeyler getiriyor doğrusu. Zaten SİYAD da yaptığı resmi açıklamada bunlara değinmiş biraz. Diyorlar ki...
17. Uluslararası Adana Altın Koza Film Festivali ani bir kararla ertelendi. Kararın sahibi Adana Büyükşehir Belediyesi, gerekçe olarak İsrail’in Gazze’ye giden yardım gemilerini vurması ve Hatay’ın İskenderun ilçesindeki terör saldırısını gösterdi. Bu trajedilerin boyutu tartışılmaz, her ikisi de lanetlenmesi gereken saldırılar, ancak belediyenin "İnsanlar kan ağlarken, biz eğlenemeyiz" cümlesiyle festivali erteleme kararını açıklaması gerçek bir talihsizliktir. Belli ki sanatın, sinemanın bir dayanışma biçimi olduğu akıllarına gelmemiş. Ayrıca film festivallerini sadece ‘eğlence’ aracı olarak gören bu zihniyet kabul edilemez. Başlamasına bir hafta kalan kendi festivalinin programına göz atmayı dahi akıl edememekse tam bir sorumsuzluk örneğidir. Baksalardı eğer, Altın Koza’nın tam da gündemin nabzını yakalayan “Filistin: Barışa Hasret” adlı özel programını göreceklerdi. Filistin’in trajedisini anlatan usta işi filmler ve belgesellerin yanı sıra “Filistin'de Sinema Yapmak” başlıklı açık oturum da engellenmiş oldu. Yani Filistin’in hiç değilse sanatla sesini duyurabileceği bu platform iptal edildi. Üstelik Filistinli sinemacılar tam tersini düşünürken! Daha önce işleri nedeniyle gelemeyeceğini açıklayan Filistinli yönetmen Najwa Najjar, bu sabah taziyelerini bildirdi ve ‘dayanışma adına’ festivale gelmek için elinden geleni yapacağını açıklayan bir mesaj gönderdi.Peki şimdi dayanışma ruhuna ve sinemanın birleştirici gücüne en fazla ihtiyaç duyulduğu bu zamanlarda Filistinli konuklarımıza ne diyeceğiz? Panelin konuşmacılarından gazeteci-yazar Bashar Ibrahem, yönetmenler Kamal Aljafari, Nasri Hajjaj ve Mohamed Soueid, film eleştirmeni Nadim Jarjoura’yı yarı yolda bırakmış olacağız. Çünkü hem onlar bir kez daha ‘susturulmuş’ hem de Altın Koza’nın uluslararası alanda ses getirecek bu sinemasal etkinliğe imza atması engellenmiş durumda.
Devamını SİYAD'ın sitesinden okuyabilirsiniz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder